Haz ve mutluluk birbiriyle sıkça karıştırılan iki kavramdır. Bu iki kavramın anlamını daha derinden kavrayabildiğimiz yerde hayatımızın planlaması ve deneyimlerimizin bizim için daha fonksiyonel bir hale gelmesi mümkün olabilir.
İnsan kendi doğası gereği acıdan uzak durmaya çalışan bir varlıktır. Bizler acıyla karşı karşıya kalma ihtimallerimizi dahi hesaplamaya çalışabilen ve acıyı gördüğü zaman da otomatik olarak kaçma tepkisini ortaya koyan bir durumdayızdır. Bu bahsettiğimiz kısım hayatta kalmak adına çok önemli bir dinamiği barındırır. Acı bir tehditin habercisidir. Haz ise hayatta kalmanın bir ispatıdır. O nedenle refleksif olarak hazzı seçebiliriz.
Hayatta kalmak, hayatı mutlulukla ve anlamla yaşayacağımız anlamına gelmez. İkisi farklılıkları barından iki ayrı durumdur. Hayatta kalmayı temsil eden hazları şu şekilde tanımlayabiliriz; anlık ve geçici olan, bedensel etkilerle kendini ortaya koyan, memnuniyetin sorumluluklardan önce geldiği deneyimlere ait bir duygudur. Örneğin; yemek yemek, uyumak, oyun oynamak, müzik dinlemek, sosyal medyada dolaşmak en sık başvurulan hazlardır. Belirli bir süreci kapsamazlar.
Mutluluk ise; anlamlı bir süreci barındıran, önce sorumlulukların yerine getirildiği sonra memnuniyetin elde edildiği, kalıcı ve derin olan bir duygudur. Yaşam kalitemizin ölçümünde önemli bir yer alır. Kişi bu süreçte kendini değerli, anlamlı, huzurlu ve tatmin olmuş hisseder. Kişilerin mutluluğunu belirleyen yolculuk kişisel değerlerde saklıdır. Her insan için hayatta anlamlı olan şeyler faklıdır. Aile olmak, sağlık, başarı, gelişim, adalet gibi birçok değerden bahsetmek mümkündür. Kendimize bu yolda koyduğumuz hedefler ve bu hedeflerin sorumluluklarını yerine getirmek bir sürecin oluşmasını sağlar. Bu sürecin devamında elde edilen gönül rahatlığıyla dolu duygu ise mutluluktur. Burada da görebileceğimiz gibi mutluluk aslında bir sonucun ötesinde bir süreçtir.
Mutluluk ve haz birbirlerinin alternatifi değildir. Bu iki kavram hayatta olmazsa olmaz olan ancak karıştırıldığında kişileri, doyumsuzluk, memnuniyetsizlik ve bunların sonucunda bağımlılıklara götürebilmesi muhtemel iki farklı duygudur. Eğer mutluluğu inşa ederken hazlarımızın farkında olarak mutluluklarımızın önüne geçirmezsek hem anlamlı hem de memnun bir hayatı yaşamamız mümkün olabilir. Aksi durumda mutluluğun önüne geçen hazlar çabukça tükenebilen ve tükendikçe tekrar istenendir hal alabilirler. Bu durum da kaçınılmaz bir mutsuzluğu beraberinde getirir. Anlamlı ve mutlu bir hayat, hazların mutluluklarla sağlıklı bir şekilde birleştirildiği hayattır.
Hayatı anlamlı kılmak, değerlerimizin bilincinde olmak ile mümkün olabilir. Siz de kendi değerlerinizi belirlemek adına değerler formumuza göz atabilirsiniz.
İbrahim ÖZCANLI
Uzman Klinik Psikolog
İbrahim beye ilişkimde yaşadığım sorunlar üzerine gittim. Bana ilişkinin temellerini fark ettirdiği ve bakış açılarımı gözden geçirmemi sağlayıp çözüme yönelik desteği için teşekkür ediyorum.
Yüzlerce soru işareti ile girdiğim seanslar sonucunda hep kendimle ilgili yeni bir şey keşfederek çıktım. Kafamda terapiye dair oluşturduğum bütün ön yargılarım onun sayesinde kırıldı. Herkese gönül rahatlığı ile tavsiye ediyorum.
İyi ki yollarımız kesişti diyebilirim. Yoğun kaygılarımla başa çıkmamda yardımcı olduğu için çok teşekkür ediyorum. Önceden olsa daha önce başlamadığım için bile kaygılanırdım ama artık bunlardan korkmak yerine onlarla savaşmayı öğrendim. Deneyimi ve bilgileri dolayısıyla teşekkür ediyor ve herkese tavsiye ediyorum.
İbrahim Bey ile görüşmelerimizden çok memnun kaldım. İlgili, alakalı, tekrar görüşmeme vesile olacak biri. Daha önce de farklı deneyimim olmuştu ama bu devamlılığı getirmemiştim.Hayata bakış açım değişti.Daha önce üzüldüğüm şeylere artık farklı açılardan bakabiliyorum.İbrahim Bey samimiydi,insanı rahatlatabilen...
İbrahim beyi bir arkadaşım tavsiye etti. Yas sürecin deydim. Babamı yeni kaybetmiştim. Boşanma süreci geçirmiştim. İbrahim bey ile yollarım hayatımın en zorlu zamanlarında kesişti. Yani inanın bana açtığı kapının benim hayatımda ki değeri kelimelerle anlatılmaz. İlk sorduğu soru buraya ne amaçla geldiniz oldu...