İlişkideki Belirsizlikle Nasıl Başa Çıkabilirim? | ibrahimozcanli.com

26

Ara 2022

İlişkideki Belirsizlikle Nasıl Başa Çıkabilirim? | Bireysel Psikoterapi

 Hayatımız boyunca içinde bulunduğumuz anın dışındaki her an belirsizliklerle doludur. Gece başımızı yastığa koyduğumuz anda sabah yaşanacakların bilinmezliği ile uyuyup sabah gün içersinde yaşayacaklarımızın belirsizliği ile güne başlarız.

 Genel itibariyle belirsizliği kabul etmeme eğilimi ile varoluruz ancak her zaman zihnimizde bir netliğin olmasını isteyerek yaşarız. İlişkiler de bu belirsizliğin içinde bulunduğu süreçlerdir, gelecekte nelerin olacağını bilmeden ilişkilerimizi yaşarız ve geleceğimizi netleştirme arzusunda oluruz. Tam bu noktada ortaya çıkan kaygıları yönetmek zorlayıcı olabilir.

 Genellikle birçok insan, gelecekte neler olabileceği hakkında düşünürken zihninde adeta bir sinema salonu kurar ve senaryoları birbiri arkasına sıralayarak bu belirsizlikten kurtulmaya çalışır. Hikayelerin çoğu olumsuz, acı verici, en kötünün düşünüldüğü senaryolar olarak karşımıza çıkar. Geçmişten gelen ve bugünü etkileyen travma ve eski yaralar nedeniyle güvenli ve kalıcı bir ilişkiyi hak ettiğinize ya da ilişkinizin böyle olarak devam edeceğine inanmakta zorlanıyor olabilirsiniz. Sevilmeye layık olmadığınızdan korkabilirsiniz ve herkesin sizi hayal kırıklığına uğratacağına dair derin bir korku duyabilirsiniz. Nedeni ne olursa olsun, sürekli biteceğinden korktuğunuz bir ilişkinin içinde olmak son derece acı vericidir. Yaralanabileceğiniz konusunda oldukça yoğun düşüncelere sahip olabilirsiniz ve geleceği yaşayana kadar içinde bulunduğunuz anda yüksek derecede düşünsel enerji harcayabilirsiniz. Muhtemeldir ki bu süreçte sizin için epeyce yorucu olacaktır.

 Kesinliğe sahip olma arzusuna yakından baktığımızda mantıklı durduğunu görebiliriz. Her insan acı çekmeyeceğini, yaralanmayacağını ve incinmeyeceğini bilmek ister. Böylece kendini daha hazır ve güçlü hissedeceğini düşünür. Ancak gerçek şudur ki ne kadar düşünürsek düşünelim ilişkimizin netliğini belirlemek bir yana dursun kendimizi sadece içinde varolduğumuz anda acı çekerken buluruz. Bu süreçte endişeli, kaygılı ve soru işaretli günler yaşamakta olmamız muhtemeldir. Bu süreç, çözüm için düşünürken kaslarımızın yorulmasını, umutsuzluk inancımızı, mutsuzluğumuzu ve çözümsüzlüğümüzü tetikleyici niteliktedir.

 Bu durum yeni başladığımız bir yolculukta her sapağın, kavşağın, kırmızı ve yeşil ışığın nerede olduğunu bulmaya çalışmaya benzer. Yolculuğun o kısmına gelmeden kendimizi yolculuktan da alıkoymuş şekilde bulabiliriz.Tüm bunların yerine en sağlıklı yöntem yolculuğumuza yargısızca başlamak ve yola koyulmak olacaktır. Hiçbir düşünce ve duygu yolculuğun problemsiz geçeceği garantisini bizlere sunmazlar. En önemli kısım bu yolculuğa dair istekliliğimiz ve yol boyunca farkındalığımızla birlikte var olan tahammülümüzdür. Yolda olabildiğimiz ve yolda çıkabilecek rahatsızlıklara tahammül gösterebildiğimiz anlarda farkederiz ki problem çıkmasın diye aktifleştirdiğimiz kontrol mekanizması ve buna bağlı oluşan huzursuzluk kendini huzurluluğa ve yönetim sürecine bırakmış olacaktır. Bu durum aynı zamanda kendimizi sıktığımız bir bedenden rahatlamış bir bedene de geçişimizi sağlamaktadır. Kaygı duygusu yerini rahatlamaya bırakacaktır.

 Belirsizlik içinde huzurlu bir şekilde varolmak her şeyin sonsuza dek yolunda gideceğini garanti etmeyecektir. Ancak geleceğe tamamıyla biz olarak ilerleyişimizi ve doğal akışımızla ilişkide varolabilme şansını bizlere sunar. Sürekli tetikte ve kontrol ederek yaşadığımızda ilerleme, gelişim ve büyümenin pek mümkün olmayacağını görmemiz pek de uzun sürmez.

 Aşağıdaki ipuçları, belirsizliği daha iyi hissettirecek şekilde ele almanıza ve kontrolü bırakmanıza yardımcı olacak, süreçleri yönetebilmek adına sizlere kısayollar sunacak nitelikte olacaktır. Böylece daha huzurlu bir hayat içersinde daha sağlıklı ilişkiler kurmanın yolu açılacaktır.

 -Mücadele ettiğiniz şeyin ilişki gerçekliği değil belirsizliğe dair düşüncelerdir. Geleceği fazla düşündüğünüzü, analiz ettiğinizi veya hayal ettiğinizi ve ne olacağını bilmeye çalıştığınızı fark edebilirsiniz. Bu davranış sizi nefes daralmalarına sevkedebilir ve vücudunuzun diğer bölgelerinde de acı ve ağrılara neden olabilir. Zininizdeki sinema salonundan çıktığınızda içinde bulunduğunuz ana gelmenin ne denli rahatlatıcı olduğunu gözlemleyebilirsiniz.

 -Kabul etmek onaylamak değil gerçekliğe adapte olmaktır. Hayatınızda olacakları, partnerinizin düşündüğünü veya geçen gün size bakışlarından ne kastettiğini gerçekten bilmediğiniz gerçeğini kabul edebilirsiniz. Belirsizlik ne olursa olsun acı yaratan şey durumun kendisinden öte bilinmemesidir. Onun hakkında ne kadar düşünürseniz düşünün, ne kadar analiz ederseniz ve ne kadar hayal ederseniz edin, yine de bilmek mümkün olmayacaktır. Bunu yapmaya devam edilirse olacak tek şey, stresin sürekliliği ve belirsizliğin aynı durumunu koruyor olmasıdır. Bunun yerine, bilmediğiniz ve bilemeyeceğiniz gerçeğini kabul ediyor olmak çözümün aşamalarından biri olacaktır.

 -Nefes egzersizleri kriz anlarında kaygı bulutundan uzaklaşmanızı ve ana gelmenizi sağlayacaktır.

 Tüm bu ipuçları probleminize daha sağlıklı bir yaklaşımda bulunmak için yardımcı niteliktedir. İlişki süreçlerinize daha yakından bakmak ve kalıcı çözümler üretmek adına Sistemik Dinamik Aile terapilerimize başvurabilirsiniz.

İbrahim ÖZCANLI

Uzman Klinik Psikolog

Tanıtım Videosu

Danışanlarımızın Görüşleri?

Whatsapp | Uzm. Kl. Psk. İbrahim ÖZCANLI

Size daha iyi bir hizmet sunabilmek için yasal düzenlemelere uygun çerezler kullanıyoruz, kabul ettiğinizde çerezler ile toplanan verileriniz Kişisel Veri Bilgilendirme Metinleri’nde belirtilen şekillerde mevzuata uygun olarak kullanılabilecektir. Ayrıntılı bilgiye Çerez Politikası'ndan ulaşabilirsiniz.